Sahte İçki ve Metil Alkol Zehirlenmesi: Tehlikeler, Belirtiler ve Önlemler

Sahte İçki ve Metil Alkol Zehirlenmesi: Tehlikeler ve Önlemler

Son yıllarda yasadışı olarak üretilen kaçak içki tüketimine bağlı ölümler ve zehirlenmeler giderek artış göstermektedir. Üsküdar Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu (SHMYO) Eczane Hizmetleri Program Başkanı Doç. Dr. Sultan Mehtap Büyüker, bu konudaki endişelerini dile getirerek, metil alkolün ağız yoluyla alındığında mide ortamında çok hızlı bir şekilde emildiğini vurguladı. Özellikle, yaklaşık 25-30 ml metil alkol alımının kalıcı körlüğe, 100 ml alımının ise ölüme yol açabileceğini belirtti.

Metil Alkol Zehirlenmelerinde Acil Müdahale Önemli

Metil alkol zehirlenmeleri, dünya genelinde ciddi sağlık sorunlarına ve ölümlere neden olmaktadır. Büyüker, ülkemizde düşük maliyetli içki üretme amacıyla etil alkol yerine daha ucuz metil alkol kullanılmasının, zehirlenmelere ve trajik sonuçlara yol açtığını ifade etti. Bu tür zehirlenmelerde, hastaların acil servislere başvuru süresi ve metil alkol zehirlenmesi tanısının erken konulması büyük önem taşımaktadır. Ayrıca, hastaların hemodiyaliz gibi tedavi yöntemlerine erişimi de hayati bir rol oynamaktadır.

Metil Alkolün Kullanım Alanları ve Tehlikeleri

Metil alkol, yasadışı içki üretiminde sıkça kullanılan ve toksik etkiler gösteren bir alkol türüdür. Doç. Dr. Büyüker, bu alkolün endüstride çeşitli alanlarda çözücü olarak kullanıldığını, ancak içki üretimi için kesinlikle uygun olmadığını belirtti. Etil alkole kıyasla daha ucuz olduğu için yasadışı üreticiler tarafından tercih edilmektedir. Eğlence mekanlarında ve restoranlarda, tüketicilerin içtikleri içkinin sahte olup olmadığını anlamalarının çoğu zaman mümkün olmadığını vurguladı. Ayrıca, bireylerin evde kendi içkilerini hazırlama isteği de zehirlenmelere neden olabiliyor; çünkü çoğu insan, satın aldıkları alkollerin etil alkol mü yoksa metil alkol mü olduğunu ayırt edememektedir.

Yetersiz Bilinç ve Sahte İçkilerin Tehlikeleri

Halkın sahte içkilerin potansiyel zararları hakkında yeterli bilgiye sahip olmaması, bu tür içkilerin tüketilmesine yol açmaktadır. Doç. Dr. Büyüker, “Son yıllarda yasadışı olarak üretilen kaçak içki tüketimine bağlı ölümler ve zehirlenmeler giderek artıyor. Bu nedenle acil servislere başvuran hastalarda erken tanı konulması ve tedaviye başlanması kritik öneme sahiptir. Metil alkol zehirlenmesi tedavisinde antidot tedavisi ve hemodiyaliz uygulaması hayat kurtarıcı olabilmektedir.” şeklinde ifade etti.

Metil Alkol Alımının Tehlikeleri

Metil alkol zehirlenmesinde maruziyet, genellikle ağız yoluyla gerçekleşmektedir. Bununla birlikte, inhalasyon (soluma) ve dermal (cilt) yollarla da maruziyet mümkün olabilmektedir. Büyüker, metil alkolün mide ortamında hızlı bir şekilde emildiğini belirterek, “Yaklaşık 25-30 ml metil alkol alımı kalıcı körlüğe, 100 ml alımı ise ölüme neden olabilir.” dedi. Metil alkol zehirlenmesi belirtileri, maruziyetin şekline ve miktarına bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Zehirlenme tanısını koymak için destekleyici testlerin yapılması gerektiğini, kesin tanının ise kanda metanol düzeyinin ölçülmesiyle konulabileceğini, ancak bu durumun her zaman mümkün olmadığını açıkladı.

Zehirlenme Belirtileri ve Teşhis

Metil alkol zehirlenmesi genellikle klasik zehirlenme ve sarhoşluk bulguları ile başlasa da, ilerleyen dönemlerde spesifik belirtiler de gelişebilir. Büyüker, metil alkol zehirlenmesinin bazı klinik bulgularını şu şekilde sıraladı:

  • Sarhoşluk
  • Gastrointestinal bozukluklar
  • Görme bozukluğu ve körlük
  • Karın ağrısı
  • Kusma
  • Pankreatit
  • Bilinç bozukluğu
  • Nöbetler
  • Koma
  • Santral sinir sistemi depresyonu
  • Böbrek yetmezliği
  • Miyokardiyal disfonksiyon
  • Serebral kanama

Önleme Stratejileri ve Bilinçlendirme

Metil alkol zehirlenmelerinin önlenmesi için içki satışı yapan işletmelerin iyi denetlenmesi ve merdiven altı üretim yapan kişilerin engellenmesi büyük önem taşımaktadır. Ayrıca, bireylerin evde kendi tüketecekleri içkileri üretmenin tehlikeleri konusunda bilgilendirilmeleri gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Sultan Mehtap Büyüker, bu konuda daha fazla eğitim ve bilgilendirme çalışmalarının yapılmasının şart olduğunu belirtti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yorum yapın